MUĞNİ’L-MUHTAC

KEFALET [DAMAN]

 

GİRİŞ

 

"Daman [kefalet]" sözlükte bir şeyi üstlenmek [iltizam] anlamına gelir.

 

Dini terminolojide ise şu anlamlarda kullanılır:

 

> Başkasının zimmetinde sabit bir hakkı üstlenmek veya zimmetinde hak bulunan bir kimseyi getirmeyi üstlenmek yahut tazmine tabi bir malı üstlenmek,

 

> Bu üstlenmeyi sağlayan akit.

 

Bu hakkı üstlenmiş olan kimseye "damin", "damın", "hamil", "zaim", "kafil", "kefll", "sabir" ve "kabıl" gibi isimler verilir.

 

Maverdi şöyle demiştir: Halk dilinde "damın" sözcüğü mallarda, "hamlı" sözcüğü diyetlerde, "zaim" sözcüğü çok büyük mallarda, "kefil" sözcüğü şahıslarda, "sabır" sözcüğü ise hepsinde kullanılır.

 

[Kefalet sözleşmesinin dince meşru görüldüğüne dair icma bulunmaktadır. Ancak] icmadan önce buna dair temel delil Hz. Peygamber (s.a.v.)'den gelen rivayetlerdir. Bu konuda şu rivayetler bulunmaktadır: Kefil, tazmini üstlenir.(Tirmizı, Buyu, 1265; İbn Hibban, Ariyet, 5094. Bu hadisi Tirmizı hasen, ibn Hibban ise sahih kabul etmiştir. )

 

[*] - Buhar! ve Müslim'de yer aldığına göre Hz. Peygamber (s.a.v.)'e bir cenaze getirildi. Hz. Peygamber (s.a.v.) "bu kişi geride herhangi bir mal bıraktı mı?" diye sordu. [Ölen şahsın yakınları] "hayır" dediler. Hz. Peygamber (s.a.v.) "borcu var mıydı?" diye sordu. Yakınları "üç dinar borcu vardı" dediler. Hz. Peygamber (s.a.v.) "arkadaşınızın cenaze namazını kılın" buyurdu. Ebu Katade "Ey Allah'ın elçisi! Onun borcunu ben üstleniyorum, cenaze namazını sen kıldır" dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (s.a.v.) de onun cenaze namazını kıldırdı.

 

Ben et- Tenbih adlı eserin şerhine dair yazdığım kitabımda bu habere ilişkin bazı konuları dile getirmiştim.

 

Kefaletin meşrUiyetine dair şu ayeti delilolarak ileri sürmedim: "Onu getirene bir deve yükü erzak verilecek. Ben buna kefilim" [Yusuf, 72]. [Bunu delilolarak belirtmedim] Çünkü bu, bizden öncekilerin şeriatlarında geçerli bir hüküm idi. Sonraki bazı alimlerin aksine, [bizim görüşümüze göre] önceki ümmetlerin şeriatlarında yer alan hükümlerin bizim şeriatımızda onaylandığını gösteren hususlar bulunsa bile bu hükümler bizim için geçerli o/maz.

 

BİR SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN

 

1. BİR BORCA KEFİL OLMA